Analiz

Rusya’dan “Avangard” Füzesi Tehdidi ve NATO’nun Tepkisi

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, “Avangard” füze sistemini “yenilmez” olarak nitelendirmiştir.
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Rusya’nın cephaneliğindeki hipersonik silahların ittifak ülkelerinin geniş çaplı ve çok katmanlı bir füze savunma sistemi kurmasını gerektirdiğini belirtmiştir.
Rusya’nın Batı için temel bir güvenlik sorunu olduğu konsepti, eş zamanlı olarak NATO içerisinde oluşan fikir ayrılıklarını bertaraf etmek için işlevsel hale dönüşmektedir.

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Rusya Savunma Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, ülkenin güneyindeki Orenburg bölgesinde bulunan Yasnenskiy füze alanına yönelik çalışmaların sürdüğü kaydedilmiştir.[1] Çalışmalar kapsamında Avangard füzesinin alandaki fırlatma deposuna yerleştirildiğine işaret edilen açıklamada, söz konusu adımın Rusya’nın stratejik nükleer kuvvetlerinin savaş yeteneklerini artıracağı belirtilmiştir.

Nükleer saldırı kapasitesine sahip Avangard kıtalararası füzesinin düşman ülke savunma sistemlerine yakalanmadığı ve ayrıca hava savunma sistemlerini kolaylıkla bertaraf edeceği ileri sürülmektedir. Hipersonik başlığa sahip füzenin ses hızının 20 katına çıkabileceği, üstün manevra kabiliyetinin yanı sıra 9 kilometre yükseklikte uçabileceği belirtilmektedir. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 2018 yılında Avangard’ı bazı yeni stratejik silahlar gibi “yenilmez” olarak nitelendirmiştir.[2]

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ülkesinin Avangard hipersonik füze aracının Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Batılı müttefiklerinin füze savunma teknolojilerine yaptıkları milyar dolarlık yatırımları nasıl etkisiz hale getirdiğini vurgulamıştır:[3]

Amerikan kamuoyunda sürekli olarak gündemde olan füze savunmaları için yaptığı harcamaları ve bu savunmalarını aşmak için bizim birincil çözümümüz olan kıtalararası menzilli bir süzülme ünitesiyle entegre edilmiş kıtalararası bir füze olan Avangard ile karşılaştırırsanız, hataya düşmüş olursunuz. Esasen, onların tüm çabalarını boşa çıkardık ve bu füze savunma sistemine yaptıkları tüm önemli yatırımların israfa dönüşmesine sebep olduk.”

Avangard, Moskova’nın iddiasına göre Mach 27 hipersonik hızında, yani saatte 32.000 km’nin üzerinde bir hızla hareket edebilmektedir. Bu hız kapasitesi herhangi hava savunma sistemini etkisiz bırakacak kadar yüksektir. Sistem, 2018 yılında kamuoyuna tanıtılmasından bu yana ülkenin hipersonik yeteneklerinin temel dayanağı olarak konumlandırılmaktadır. Rusya’nın envanterinde üç adet hipersonik füze bulunmaktadır: Avangard, Kincal ve Zirkon (ya da Tsirkon) hipersonik füzeleri. Bunlardan hem Kincal hem de Zirkon devam eden savaşta Ukrayna’ya karşı kullanılmıştır. Bu da Avangard’ın kullanılma ihtimalini daha da önemli hale getirmektedir.[4]

Ukrayna’da savaş devam ederken Rusya tarafından giderek daha fazla dile getirilen nükleer silah iması ve Avangard füze sisteminin kapasitesi göz önünde bulundurulunca, Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’nün (NATO) bu konuyu gündeme getirmesi kaçınılmaz olmuştur. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Rusya’nın cephaneliğindeki hipersonik silahların ittifak ülkelerinin geniş çaplı ve çok katmanlı bir füze savunma sistemi kurmasını gerektirdiğini belirtmiştir.

Stoltenberg, NATO’nun 2023 faaliyet raporuyla ilgili düzenlediği basın toplantısında şu ifadelere yer vermiştir:[5]

Hipersonik füzeler bir tehdit oluşturuyor ve Rusya’nın modern silah sistemlerinin geliştirilmesine yaptığı büyük yatırımı gösteriyor. Bununla birlikte (Ukrayna’daki çatışma sırasında) NATO’nun Rus süpersonik füzelerine karşı savunma kapasitesine sahip olduğunu da gösterdiğimizi düşünüyorum. Bu, hava ve füze savunma sistemlerinin sadece nitel değil nicel olarak da güçlendirilmesinin önemini ortaya koyuyor.

Bunun yanında Stoltenberg, NATO’nun şu anda Finlandiya da dahil İttifak’taki hiçbir ülke için Rusya’dan doğrudan bir askeri tehdit görmediğini de belirtmiştir. NATO Genel Sekreteri, konuşmasında, Ukrayna’nın Rus Karadeniz Filosuna karşı ittifak tarafından sağlanan füzeleri kullandığını kabul ederken, Ukrayna Ordusu’nun bu sayede Rus Karadeniz Filosunu geri püskürtmeyi ve Odessa’dan bir koridor açılmasını sağlamayı başardığını iddia etmiştir.[6]

Stoltenberg, savunma planlaması ve standartların belirlenmesinin İttifak’ın asli görevi olduğunu belirterek, Avrupa Birliği’nin (AB) NATO ile rekabet etmemesi gerektiğini, aksi halde ortak güvenliğin zayıflayacağını söylemiştir. NATO’nun yıllardır Avrupalı müttefiklere savunma yatırımlarını artırma çağrısı yaptığına işaret eden Stoltenberg, şu ifadeleri kullanmıştır:[7]

Elbette savunma üretimini artırmanın tek yolu daha fazla harcamaktır. NATO’nun tüm müttefiklere ama özellikle Avrupalı müttefiklere çağrısı budur. Başlarda bu mesajı verebilmek biraz zordu ama şimdi müttefiklerin bunu anladığını hissediyorum.

Stoltenberg’in Avangard sistemi ışığında yaptığı açıklamalarda NATO üyelerini savunma harcamalarını artırmaya çağırması bir başka gündemi akla getirmektedir: NATO’nun içerisinde periyodik olarak baş gösteren AB-ABD fikir ayrılıklarını ve bu bağlamda oluşan NATO’nun işlevselliğinin sorgulandığı tartışmaları, Ukrayna Savaşı’nı ve Rusya’yı “güvenlikleştirme” konseptine uyarlayıp elimine etmek.

Gazetecilerin AB’nin yeni savunma stratejisiyle ilgili sorularına yanıt veren Stoltenberg, şu ifadeleri kullanmıştır:[8]

AB ile yakın temas halindeyiz. Yakın zamanda AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile görüştüm. Konuyu detaylı olarak tartıştık ve personelimiz de yakın temas halinde. Konu Avrupa savunma sanayisindeki parçalanmışlığın üstesinden gelmek olduğunda AB’nin gösterdiği çabaları memnuniyetle karşılıyoruz. Önemli olan savunma planlamasını yapan tek kuruluşun NATO olmasıdır. Aynı ülkeler için iki farklı hedef seti belirleyen iki sisteminiz olamaz. Standartların belirlenmesi ve savunma planlaması koordine görevlerdir. Tekrara düşülemez. Aksi halde güvenliğimizi zayıflatmış oluruz. AB’nin NATO ile rekabet etmek yerine NATO’ya gerçekten değer kattığı alanlara odaklanması elbette önemlidir.

Sonuç olarak Rusya’nın Avangard füze sisteminin kapasitesine yaptığı vurgu, NATO tarafından Batı kamuoyunun Ukrayna üzerindeki dikkatini artırmak için kullanılmaktadır. Rusya’nın Batı için temel bir güvenlik sorunu olduğu konsepti, eş zamanlı olarak NATO içerisinde oluşan fikir ayrılıklarını bertaraf etmek için de işlevsel bir hale dönüşmektedir. Öte yandan Rusya’nın agresif açıklamaları, Batı’nın ana akım Ukrayna görüşünü desteklemeyen kesimler tarafından, Batı’nın Ukrayna’yı çıkmaza sürüklediği algısını kuvvetlendirmektedir.


[1] Abay, E., “Rus Ordusu, Nükleer Kapasiteli Hipersonik ‘Avangard’ Füzesini Fırlatma Deposuna Yerleştirdi”, Anadolu Ajansı, https://www.aa.com.tr/tr/dunya/rus-ordusu-nukleer-kapasiteli-hipersonik-avangard-fuzesini-firlatma-deposuna-yerlestirdi/3055314, (Erişim Tarihi: 15.03.2024).

[2] Aynı yer.

[3]Lenkov, A., “Mach 27 Dash Makes The US Missile Defense Futile, Putin Says”, Bulgarian Military, https://bulgarianmilitary.com/2024/03/15/mach-27-dash-makes-the-us-missile-defense-futile-putin-says/ (Erişim Tarihi: 15.03.2024).

[4] Tiwari, S., “At Mach 20+, Russia Puts “Un-Interceptable” Avangard HGV On Combat Duty; Comes After Kinzhal & Zircon See Action”, Eurasian Times, https://www.eurasiantimes.com/zircon-avangard-russia-puts-its-most-dangerous/, (Erişim Tarihi: 15.03.2024).

[5] “Putin ‘Avangard’ Sistemini Vurgulamıştı: Stoltenberg’den Rus Hipersonik Silahlarına Dair Açıklama”, Sputnik, https://sputniknews.com.tr/20240314/putin-avangard-sistemini-vurgulamisti-stoltenbergden-rus-hipersonik-silahlarina-dair-aciklama-1081696138.html, (Erişim Tarihi: 15.03.2024).

[6] Aynı yer.

[7] Aynı yer.

[8] Aynı yer.

Aslan ISTEPANOV
Aslan ISTEPANOV
Orta Doğu Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü

Benzer İçerikler