ANALİZ

Güney Kore’nin Birleşme Politikası

Koreler arası birleşme vizyonun değişmesi, iki ülke arası uzlaşmayı zorlaştırmaktadır.
Dahası günümüz Kuzey Kore ekonomisi, topyekûn bir savaşı sürdürmeyi göze alamayacak durumdadır.
Hem Pyongyang hem de Seul, birleşmeyi çok uzun süreli bir hedef olarak görmektedirler.

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Kuzey Kore Lideri Kim Jong Un, 2024 yılı başında Güney Kore’yle barışçıl birleşmenin artık mümkün olmadığını ilan etmiştir. Kuzey Kore Parlamentosu Yüksek Halk Meclisi’nde yaptığı konuşmada Kim, Kuzey Kore Anayasası’nın Güney Kore’nin “birincil düşman ve değişmez baş düşman” olduğunu gösterecek şekilde değiştirilmesi gerektiğini söylemiştir.[1] Koreler arası ilişkiler, Kuzey Kore-Rusya yakınlaşmasından sonra daha da gerginleşmiştir. Pyongyang’ın söylemlerinde daha direk ve güçlü mesajlar vermesi, bu durumla ilişkilendirilebilir.

Bunu takiben 2024 yılının Ocak ayı sonunda Güney Kore, Kim Jong-un’un kendilerine karşı olan olumsuz tutumunun on yıllardır devam eden birleşme politikalarını değiştirmeyeceklerini belirtmiştir. 1994 yılında ortaya konan bu birleşme planında “yalnızca hükümetin kararıyla değiştirilemeyecek bir şey olduğu” belirtilmektedir. Fakat Pyongyang’ın düşmanca ifadeleri sonucunda Güney Kore medyası, hükümetin son 30 yıldaki birleşme politikasına temel teşkil eden plandan “Kore Topluluğu” gibi kavramları çıkarmayı düşündüğünü bildirmiştir.[2]

Şubat ayına gelindiğindeyse, yeniden birleşme için baskı yapan en büyük Güney Koreli sivil örgütü, Kuzey Kore’nin birleşme hedefini terk etme kararına yanıt olarak dağılmış ve kendilerine yeni hedefler oluşturmuştur. Bu durum, politika değişikliğinin Güney’deki Kuzey Kore yanlısı grupları nasıl etkilediğinin bir işareti niteliği taşımaktadır.[3] Buna ek olarak Nisan 2024 tarihinde yapılacak olan Kuzey Kore Yüksek Halk Meclisi sırasında, ülkenin onlarca yıldır ileri sürdüğü “Tek Kore Politikası”ndan vazgeçmeyi ve kendisini bağımsız bir sosyalist devlet olarak yeniden tanımlamayı amaçlayan değişiklik teklifleriyle anayasayı revize etme planları bulunmaktadır.[4] Kuzey Kore, Güney Kore’nin “en düşman devlet” ve “birincil düşman” olduğunu vurgulayarak akrabalık, uzlaşma ve birleşme kavramlarını kolektif bilinçten silmek amacıyla gözetim aygıtını yoğunlaştırabilir ve nüfus üzerindeki kontrolleri sıklaştırabilir. En nihayetinde Koreler arası birleşme vizyonun değişmesi, iki ülke arası uzlaşmayı zorlaştırmaktadır

Mart ayı başında Güney Koreli Cumhurbaşkanlığı Ofisi, Yoon Suk Yeol Hükümeti’nin Kuzey Kore ile liberal demokrasi ilkesini de içerecek şekilde yeni bir birleşme vizyonu hazırlamayı planladığını açıklamıştır. Hükümetin tüm Kuzey Korelilerin özgürlük ve refahtan yararlanabileceği “liberal demokrasiye dayalı birleşme” planını daha iyi somutlaştırmak için birleşme formülünü güncellemenin önemini vurgulamıştır.[5] Bu olay gerçekleşirse Güney Kore’nin Ağustos 1994 tarihinde merhum Başkan Kim Young-sam’ın yönetimi altında açıklanan birleşme politikası olan Ulusal Toplum Birleşme Formülü’nün ilk revizyonu olacaktır.

Güney Kore Devlet Başkanı Yoon, Japonya’nın 1910-45 sömürge işgaline karşı 1 Mart Bağımsızlık Hareketi’nin 105. yıldönümü dolayısıyla yaptığı konuşmada bu konu hakkında açıklamalarda bulunmuştur. Yoon, “Özgürlük ve insan hakları gibi evrensel değerleri genişletmek için tam olarak ihtiyaç duyulan şey birleşmedir.” ifadelerini kullanmıştır. Birleşme çabalarının Kuzey Kore halkı için bir umut kaynağı ve ışık feneri olmasını dilediğini de eklemiştir.[6] Bu konunun önemine değinmek için 14 Temmuz gününü Kuzey Koreli sığınmacılar günü olarak belirlemeye karar vermişlerdir.

3 Mart 2024 tarihinde Güney Kore’nin ilk askeri casus uydusu, aralık ayında fırlatılmasının ardından Pyongyang’ın merkezinin “iyi çözünürlüklü” görüntülerini başarıyla iletmiştir. Yerli uydunun tam görev aşamasına geçmesiyle birlikte Güney Kore’nin ABD’nin uydu görüntülerine olan yoğun bağımlılığı azalmış olacaktır. Bu da Seul’ün Pyongyang’a yönelik bağımsız izleme yeteneklerini artırabilir.[7] Bu sayede Pyongyang’ın faaliyetleri ve olası tehdidine karşın Seul daha hazırlıklı olacaktır.

Kim’in açıklamalarına karşılık Güney Kore’nin ilk başta daha tedbirli sonrasında ise daha açık cevaplar verdiği gözlemlenebilir. Bunun en yakın örneği, Seul’un birleşme planın liberal demokrasi değerleri çerçevesinde gerçekleştirilmesini istemesidir. Yoon’un Bağımsızlık Günü yaptığı açıklamada Japonya’yla olan partnerliğe dikkat çekmesi, ülkenin dış politikada yeni bir açılım sürecinde olduğunu düşündürebilir.

Hem Pyongyang hem de Seul, birleşmeyi çok uzun süreli bir hedef olarak görmektedirler. Halbuki düşünülen yöntemler Kore Yarımadası için tamamen farklı bir gelecek sunacaktır. Bu durum, hangi tarafın Kore halkı için söz sahibi olacağını muhtemelen güç yoluyla sağlanacağını göstermektedir. Şu andaki durum değerlendirildiğinde, Kuzey Kore’nin Güney Kore’ye karşı önceden planlanmış, topyekûn bir savaş başlatması şimdilik pek mümkün değildir. Çünkü böyle bir savaş Pyongyang için intihar anlamına gelecek ve rejiminin sonunu getirecektir.

Dahası günümüz Kuzey Kore ekonomisi, topyekûn bir savaşı sürdürmeyi göze alamayacak durumdadır. Öte yandan Kuzey Kore’nin sınır çizgisine yakın bölgelerde askeri eylemleri devam etmektedir. Bu durum Güney halkını tedirginliğe sevk etmek için planlanmış olabilir. İki Kore arasındaki alışılmadık derecede yüksek düzeyde askeri hazırlık ve gerginliklerin yanı sıra önleyici doktrinler nedeniyle kazara bir askeri çatışmanın yaşanması söz konusu olabilir.


[1] Bong-geun Jun, “North Korea Has Lost the ‘Unification Competition’”, The United States Institute of Peace, https://www.usip.org/publications/2024/02/north-korea-has-lost-unification-competition, (Erişim Tarihi: 03.03.2024).

[2] “S. Korea Says N. Korean Leader Kim’s Hostile Rhetoric Will Not Affect Gov’t Blueprint On Unification”, The Korea Times, https://www.koreatimes.co.kr/www/nation/2024/03/103_367463.html, (Erişim Tarihi: 03.03.2024).

[3] Jeongmin Kim, “ROK Pro-Unification Group Disbands in Response To North Korea Policy Changes”, NK NEWS, https://www.nknews.org/2024/02/rok-pro-unification-group-disbands-in-response-to-north-korea-policy-changes/, (Erişim Tarihi: 03.03.2024).

[4] Chun Sig Kim, “Decoding North Korea’s Changing Policies: A South Korean Perspective”, 38 North, https://www.38north.org/2024/02/decoding-north-koreas-changing-policies-a-south-korean-perspective/, (Erişim Tarihi: 03.03.2024).

[5] “S. Korea to update unification vision for 1st time in 30 years”, The Korea Herald, https://m.koreaherald.com/amp/view.php?ud=20240301050208, (Erişim Tarihi: 03.03.2024).

[6] Jun Ji-hye, “Yoon calls for unification to fulfill March 1 Independence Movement”, The Korea Times, https://www.koreatimes.co.kr/www/nation/2024/03/113_369832.htm, (Erişim Tarihi: 03.03.2024).

[7] Park Boram, “S. Korea’s 1st spy satellite transmits ‘good-resolution’ images of central Pyongyang”, Yonhap News Agency, https://en.yna.co.kr/view/AEN20240303000500315?section=nk/nk, (Erişim Tarihi: 03.03.2024).

Hatice Çiftçioğlu
Hatice Çiftçioğlu
Hatice Çiftçioğlu, 2020 yılında Hacettepe Üniversitesi Uluslararası İlişkiler (İngilizce) Bölümü'nden mezun olmuştur. Budapest Business School-Uygulamali Bilimler Üniversitesi'nin Uluslararası İlişkiler yüksek lisans programından 2023 yılında "A Comparative Study of South Korea's Soft Power in Hungary and Türkiye" başlıklı teziyle tamamlamıştır. Macaristan'da ortak yazar olarak "A Tool of the South Korean Country Branding- A Comparative Study with Brazil, Hungary and Türkiye" adlı makalesi yayımlanmış ve konferanslara katılmıştır. Halihazırda, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Bölge Araştırmaları Enstitüsü Asya Çalışmaları Bölümü'nde diğer bir yüksek lisans programına devam etmektedir. Anadili Türkçe'nin yanı sıra ileri düzeyde İngilizce ve Korece bilmektedir. Çiftçioğlu'nun başlıca araştırma alanları; Kuzeydoğu Asya, Kamu Diplomasisi ve Yumaşak Güç'tür.

Benzer İçerikler