Analiz

Papa’nın Çağrısı Rusya-Ukrayna Savaşı’nı Durdurabilir mi?

Bu gelişmeler uluslararası ilişkiler, çatışma çözümü ve diplomatik müzakere stratejileri gibi konularda önem arz eden hususlar meydana getirmektedir denebilir.
Kremlin’in pozisyonu, Rusya’nın barışçıl çözümlere açık olduğunu, ancak müzakerelerin sadece Ukrayna’nın Rusya’nın taleplerini kabul etmesi durumunda gerçekleşebileceğini öne sürmektedir.
Kremlin’in bu çağrıyı “anlaşılır” bulmasıyla birlikte, NATO Genel Sekreteri’nin Putin’in Ukrayna’da askeri başarı elde edemeyeceği fikrini vurgulaması arasında temel olarak bir ikilik bulunmaktadır.

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Kremlin, 11 Mart 2024 tarihinde Papa Francis’in Ukrayna Savaşı’nı sona erdirmek için görüşmeler yapılması çağrısını “oldukça anlaşılır” olarak nitelendirmiş, ancak Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) şu anda “teslim olmaktan” bahsetmenin zamanının olmadığını söylemiştir. Ukrayna Dışişleri Bakanlığı, Vatikan Büyükelçisi’ni çağırarak Francis’in geçtiğimiz ay verdiği bir röportajda Ukrayna’nın çatışmaya son vermek için “beyaz bayrak cesaretine” sahip olması gerektiği yönündeki yorumlarından duyduğu “hayal kırıklığını” ifade etmiştir.[1]

Bakanlık, Papa’nın yorumlarının “kudret hakkını yasallaştırdığını ve uluslararası hukuk normlarının daha fazla göz ardı edilmesini teşvik ettiğini” söylemiştir. Batı, Ukrayna’yı nasıl destekleyeceğini düşünürken ve Donald Trump’ın Kasım ayındaki başkanlık seçimlerini kazanması halinde ABD’nin politikasında keskin bir değişikliğe gitme ihtimali belirirken Putin, esasen savaş alanını mevcut cephe hatları boyunca dondurmayı teklif etmiştir. Ancak Ukrayna bu öneriyi reddetmektedir.[2]

Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, gazetecilere yaptığı açıklamada, “(Papa’nın) müzakerelerden yana konuşması oldukça anlaşılabilir bir durum” demiştir. Peskov, Devlet Başkanı Vladimir Putin’in defalarca Rusya’nın barış görüşmelerine açık olduğunu söylediğini dile getirmiştir. Peskov, “Ne yazık ki hem Papa’nın açıklamaları hem de bizimki de dahil olmak üzere diğer tarafların tekrarlanan açıklamaları son zamanlarda kesinlikle sert ret cevapları aldı” demiştir. Rusya, kendi güvenliğini sağlamak için Şubat 2022 tarihinde Ukrayna’ya “özel bir askeri operasyon” kapsamında askerlerini gönderdiğini söylemektedir. Kiev ve Batı ise bunu sömürge tarzı bir “fetih savaşı” olarak nitelendirmektedir.[3]

Moskova’nın müzakere teklifleri her zaman Kiev’in Moskova’nın ele geçirdiği ve Rusya’nın bir parçası ilan ettiği topraklardan vazgeçmesine dayanmaktadır. Bu toprakların, Ukrayna’nın altıda birinden fazla olması ise kayda değer bir durum meydana getirmektedir ve bu ihtimali zorlaştırmaktadır.  Peskov, Batı’nın Rusya’yı “stratejik bir yenilgiye” uğratma umudunun “en derin yanılgı” olduğunu söylemiş ve: “Başta savaş alanı olmak üzere olayların seyri bunun en açık kanıtıdır” demiştir.[4]

Peskov, “Bu, aynı zamanda hepimiz için tehlikeli olacaktır. Çünkü Moskova’da öğrenilen ders, askeri güç kullandıklarında, binlerce insanı öldürdüklerinde, başka bir ülkeyi işgal ettiklerinde istediklerini elde ettikleridir.” diye devam etmiştir. Ukrayna Dışişleri Bakanlığı, Başpiskopos Visvaldas Kulbokas’ın Papa’ya “iyinin kötüye karşı zaferini sağlamak için güçlerin derhal birleştirilmesi gerektiği konusunda dünya toplumuna sinyaller göndermesinin beklendiğini” söylediğini açıklamıştır.[5]

Ukrayna’nın barış istediği, ancak bunun adil, Birleşmiş Milletler ilkelerine ve Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenski’nin barış planına dayalı bir barış olduğu belirtilmiştir. Zelenski, 10 Mart 2024 tarihinde yaptığı açıklamada, Papa’nın “sanal arabuluculuk” yaptığını söylerken, Dışişleri Bakanı da Kiev’in asla teslim olmayacağını söylemiştir.[6]

2022 yılında Putin’le görüşmeleri reddeden bir kararname imzalayan Zelenski, geçen hafta Rusya’nın İsviçre’de yapılacak bir barış zirvesine davet edilmeyeceğini söylemiştir. Zelenski’nin barış planı, Rus askerlerinin geri çekilmesini, Ukrayna’nın 1991 sınırlarına geri dönmesini ve Rusya’nın eylemlerinden sorumlu tutulması için gerekli sürecin işletilmesini öngörmektedir. Rusya böyle bir önkoşul altında herhangi bir görüşme yapamayacağını söylemektedir.

Bu gelişmeler, Papa Francis’in Ukrayna’daki savaşa son vermek için müzakere çağrısını ve buna karşılık gelen farklı tepkileri ele almaktadır. Kremlin’in bu çağrıyı “anlaşılır” bulmasıyla birlikte NATO Genel Sekreteri’nin Putin’in Ukrayna’da askeri başarı elde edemeyeceği fikrini vurgulaması arasında temel olarak bir ikilik bulunmaktadır. Gelişmeler, farklı tarafların Ukrayna Krizi’ne ilişkin görüşlerini, stratejilerini ve politikalarını yansıtırken, barış ve çözüm için farklı yaklaşımları yansıtmaktadır.

Kremlin’in pozisyonu, Rusya’nın barışçıl çözümlere açık olduğunu, ancak müzakerelerin sadece Ukrayna’nın Rusya’nın taleplerini kabul etmesi durumunda gerçekleşebileceğini öne sürmektedir. NATO ise Ukrayna’nın egemenliğini ve bağımsızlığını koruyacak müzakerelerin ancak Rusya’nın askeri olarak üstünlük kazanamayacağını anladığı zaman gerçekleşebileceğini savunmaktadır.

Aynı zamanda bu gelişmeler, Papa’nın çağrısının yanı sıra, Ukrayna hükümetinin ve liderlerinin bu çağrılara nasıl yanıt verdiklerini de ele almaktadır. Ukrayna’nın Papa’nın çağrısını eleştirerek, bunun uluslararası hukuka aykırı olduğunu ve güçlünün haklı olduğunu teşvik ettiğini iddia etmesi dikkat çekicidir. Ayrıca, Ukrayna’nın barış isteği ve Zelenski’nin barış planının vurgulanması, ülkenin istikrarlı ve bağımsız bir şekilde var olma arzusunu yansıtmaktadır, denebilir.

Sonuç olarak bu gelişmeler uluslararası ilişkiler, çatışma çözümü ve diplomatik müzakere stratejileri gibi konularda önem arz eden hususlar meydana getirmektedir. Ayrıca, farklı aktörlerin Ukrayna krizine yönelik çıkarlarını ve stratejilerini anlamak için bir zemin sunmaktadır. Bu tür gelişmeler, uluslararası ilişkilerdeki güç dinamikleri, çatışma yönetimi ve barış süreçleri hakkında daha geniş bir tartışma içinde değerlendirilebilir.


[1] “Kremlin, NATO at Odds Over Pope’s Call for Ukraine to Show ‘White Flag’ and Start Talks”, Reuters, https://www.reuters.com/world/europe/russia-says-popes-appeal-ukraine-war-is-west-2024-03-11/, (Erişim Tarihi: 12.03.2024).

[2] “Russia, NATO at Odds Over Pope’s Call for Ukraine to Show ‘White Flag’”, Al Jazeera, https://www.aljazeera.com/news/2024/3/11/kremlin-nato-at-odds-over-popes-call-for-ukraine-to-show-white-flag, (Erişim Tarihi: 12.03.2024).

[3] “Kremlin, NATO at Odds over Pope’s Call for Ukraine to Show ‘White Flag’ and Start Talks”, Asharq Al-Awsat, https://english.aawsat.com/world/4905626-kremlin-nato-odds-over-pope%E2%80%99s-call-ukraine-show-%E2%80%98white-flag%E2%80%99-and-start-talks, (Erişim Tarihi: 12.03.2024).

[4] “Kremlin, NATO at Odds Over Pope’s Call for Ukraine to Show ‘White Flag’ and Start Talks”, Reuters, https://www.reuters.com/world/europe/russia-says-popes-appeal-ukraine-war-is-west-2024-03-11/, (Erişim Tarihi: 12.03.2024).

[5] “Kremlin, NATO Chief at Odds Over Papal Suggestion of Ukraine-Russia Talks”, Voice of America, https://www.voanews.com/a/kremlin-nato-chief-at-odds-over-papal-suggestion-of-ukraine-russia-talks/7523327.html, (Erişim Tarihi: 12.03.2024).

[6] “Russia, NATO at Odds Over Pope’s Call for Ukraine to Show ‘White Flag’”, Al Jazeera, https://www.aljazeera.com/news/2024/3/11/kremlin-nato-at-odds-over-popes-call-for-ukraine-to-show-white-flag, (Erişim Tarihi: 12.03.2024).

Zeki Talustan GÜLTEN
Zeki Talustan GÜLTEN
Zeki Talustan Gülten, 2021 yılında Yalova Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden “Amerikan Dış Politikası” başlıklı bitirme teziyle ve 2023 yılında da Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi Dış Ticaret bölümünden mezun olmuştur. Halihazırda Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı’nda Tezli Yüksek Lisans öğrenimine devam eden Gülten, lisans eğitimi esnasında Erasmus+ programı çerçevesinde Lodz Üniversitesi Uluslararası ve Politik Çalışmalar Fakültesi’nde bir dönem boyunca öğrenci olarak bulunmuştur. ANKASAM’da Asya-Pasifik Araştırma Asistanı olarak çalışan Gülten’in başlıca ilgi alanları; Amerikan Dış Politikası, Asya-Pasifik ve Uluslararası Hukuk’tur. Gülten, iyi derecede İngilizce bilmektedir.

Benzer İçerikler